top of page
business-man-financial-inspector-secretary-making-report-calculating-checking-balance-inte
Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Resmi Gazete'de Yayımlandı

Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("Kanun") 02.08.2024 Tarihli ve 32620 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlandı. Kanun ile getirilen değişiklikler aşağıdaki gibidir:

 

1) Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezaları Artırılıyor

Sermaye şirketleri için birinci derece usulsüzlük cezası 2024 yılı değişiklik öncesinde 1.100 Türk Lirası iken, değişiklik sonrasında 20.000 Türk Lirası;

İkinci derece usulsüzlük cezası 2024 değişiklik öncesinde 580 Türk Lirası iken, değişiklik sonrasında 10.000 Türk Lirası oldu.

Ayrıca VUK 353/1 ve 2. fıkra kapsamında birden fazla özel usulsüzlük cezası verilmesi durumunda, kademeli artan ceza uygulaması getirildi.

 

2) Vergi Aslı Uzlaşma Kapsamından Çıkartılıyor

 Yeni düzenleme ile ilgili özetle, Vergi Usul Kanunu'nun (VUK) 1. maddesinde ve 11. maddesinde yapılan değişiklikler şu şekildedir:

  1. Uzlaşma Kapsamı:

    • Önceki düzenlemeye göre, mükellefler, ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergiler ile bunlara ilişkin vergi ziyaı cezaları, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergiler ve bunlara ilişkin kesilecek vergi ziyaı cezaları ile kanunla belirlenen tutarı aşan (23.000 TL) usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları için uzlaşma talebinde bulunabiliyorlardı.

    • Ancak, yeni düzenlemeyle vergi aslı, uzlaşma kapsamından çıkarılmıştır. Bu, yalnızca vergi aslı dışında kalan cezalar ve diğer ödemeler için uzlaşma talep edilebileceği anlamına gelir.

  2. Mevcut Uzlaşma Başvuruları:

    • VUK'taki değişiklikler yürürlüğe girmeden önce yapılan uzlaşma başvurularının, eski düzenlemelere göre sonuçlandırılacağı belirtilmiştir.

    • Yani, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce:

      • Uzlaşma talep edilmiş ama henüz uzlaşma günü verilmemişse,

      • Uzlaşma günü verilmiş fakat uzlaşma görüşmesi yapılmamışsa veya

      • Uzlaşma günü ertelenmişse ya da

      • Uzlaşma talep süresi henüz geçmemişse,

      • Bu durumlarda önceki hükümler geçerli olacaktır.

Bu açıklamalar, mevcut uzlaşma başvurularının eski düzenlemeler doğrultusunda değerlendirileceğini ve yeni düzenlemenin sadece yürürlük tarihinden sonraki başvurular için geçerli olacağını ifade eder.

 

3) Mükellefiyet tesis ettirmeyenler bakımından vergi ziyaı cezaları %50 artırılarak uygulanacak

Yeni düzenlemeye göre, mükellefiyetini kaydettirmeyenler için vergi ziyaı cezaları %50 oranında artırılacak.

  1. Mükellefiyet Kaydı Yapmayanlar:

    • Vergi mükellefiyetinin zorunlu olduğu halde bu yükümlülüğe uyulmadan, vergi dairesinin bilgisi dışında ticari, ziraat veya mesleki faaliyetlerde bulunarak vergi kaybına neden olunduğunda, kesilen vergi ziyaı cezası %50 oranında artırılacaktır.

  2. Cezaların Artırılması:

    • Bu artırım, birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda belirtilen vergi ziyaı cezalarına uygulanacaktır. Ayrıca, aynı vergi türü ve dönemi için daha sonra yapılan tarhiyatlarda kesilen cezalar da bu %50'lik artırımı kapsayacaktır.

Özetle, mükellefiyetini kaydettirmeyenler için uygulanacak cezalar daha yüksek olacak ve bu artış hem ilk cezalarda hem de ilerleyen dönemlerdeki tarhiyatlarla kesilecek cezalarda geçerli olacaktır. Bu düzenleme, vergi kaybını önlemeye yönelik bir ceza artırımı sağlar.

 

4) Yeni düzenleme ile kıymetli madenlerin değerleme yöntemi değiştirildi.

  1. Eski Uygulama:

    • Daha önce mükelleflerin sahip olduğu fiziki kıymetli madenler (örneğin altın) emtia olarak kabul ediliyordu.

    • Bu madenler, değerleme dönemlerinde (geçici vergi ve hesap dönemi sonlarında) Vergi Usul Kanunu'nun 274. maddesine göre maliyet bedeli üzerinden değerlendiriliyordu.

  2. Yeni Düzenleme:

    • Artık kıymetli madenler borsa rayici kavramına dahil ediliyor. Yani, borsa rayici kullanılarak değerleme yapılacak.

    • Ayrıca, Vergi Usul Kanunu’na yeni eklenen 274/A maddesi uyarınca, altın, gümüş, platin ve paladyum gibi kıymetli madenlerin değeri, borsa rayici ile belirlenmesi gerekiyor.

    • Eğer borsa rayici mevcut değilse veya borsa rayicinin muvazaalı bir şekilde oluştuğu belirlenirse, bu durumda değerleme maliyet bedeli üzerinden yapılacaktır.

Özetle, kıymetli madenlerin değerlemesinde borsa rayici kullanılması öngörülüyor. Borsa rayici bulunmadığında veya geçerliliği sorgulanan bir rayiç olduğunda, eski uygulama olan maliyet bedeli esas alınacaktır. Bu değişiklik, kıymetli madenlerin daha güncel piyasa değerlerini yansıtmayı amaçlamaktadır.

 

5) Teminat uygulamasında yapılan yeni düzenlemelerle ilgili değişiklikler şu şekilde özetlenebilir:

  1. Eski Düzenleme:

    • Önceki uygulamaya göre, mükelleflerin aktifinde bulunan fiziki kıymetli madenler (örneğin altın) emtia olarak kabul edilirdi ve değerleme günlerinde maliyet bedeli üzerinden değerlenirdi.

    • Vergi Usul Kanunu'nun 153/A maddesinde, teminat yükümlülüklerinin süresi içinde yerine getirilmemesi durumunda, istenilen teminat tutarının tahakkuk ettirilmesi ve bu alacağa gecikme zammı uygulanarak takip ve tahsilat yapılması öngörülüyordu. Ancak Anayasa Mahkemesi bu düzenlemeleri iptal etmişti.

  2. Yeni Düzenleme:

    • Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararında belirtilen gerekçeler dikkate alınarak, ilgili maddede değişiklikler yapılması öngörülmektedir.

    • Yapılan düzenleme ile:

      • Teminatın üst sınırı belirlenecek.

      • Üçüncü ve dördüncü fıkralara göre istenilen teminatın verilme süresi 30 günden 60 güne çıkarılacak.

      • Üçüncü fıkra kapsamında yükümlülüklerini belirtilen şekilde yerine getiren mükelleflere teminatın iade edilmesi sağlanacak.

      • Birinci fıkrada belirtilen kişiler, teminat isteme tarihi itibarıyla tahakkuk etmiş tüm vergi borçlarından sorumlu olmayacaklar.

Özetle, teminat uygulamasında yapılan bu değişikliklerle, teminatın üst sınırı belirlenecek, teminat verme süresi uzatılacak ve teminat yükümlülüklerini yerine getiren mükelleflere iadeleri sağlanacak. Bu düzenlemeler, mükelleflerin yükümlülüklerini daha adil ve makul bir şekilde yerine getirmelerini sağlamayı amaçlamaktadır.

 

GELİR VERGİSİ KANUNU’ NDAKİ DEĞİŞİKLİKLER

1) Teknogirişim şirketlerinde çalışanlara işverenler tarafından bedelsiz veya indirimli olarak verilen şirket hisseleri, belirli şartlar sağlandığında gelir vergisi istisnası kapsamına alınıyor.

  1. Ücret ve Hisseler:

    • Ücret, Gelir Vergisi Kanunu'nun (GVK) 61. maddesine göre, işverene tabi olarak çalışan kişilere hizmet karşılığı verilen para, ayni yardımlar ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

    • Teknogirişim şirketlerinde çalışanlara bedelsiz ya da indirimli verilen şirket hisseleri, belirli şartlar sağlandığında ücret olarak kabul edilir ve istisna kapsamına alınır.

  2. İstisna Kriterleri:

    • Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından belirlenen kriterlere göre, teknogirişim şirketi olan işverenlerin çalışanlarına bedelsiz veya indirimli verilen pay senetlerinin, verildiği tarihteki rayiç değerinin o yıldaki bir yıllık brüt ücret tutarını aşmayan kısmı gelir vergisinden istisna edilecektir.

    • Ancak, bu istisnanın tam olarak uygulanabilmesi için belirli bir süre geçmesi gerekmektedir.

  3. İstisna Süreleri ve Vergi Uygulaması:

    • Eğer çalışan, iktisap tarihinden itibaren 3 yıl içinde hisseleri elden çıkarırsa, istisna edilen verginin tamamı geri alınır.

    • 4 ila 6 yıl arasında elden çıkarılması durumunda, istisna edilen verginin %75'i geri alınır.

    • 7 ila 12 yıl arasında elden çıkarılması halinde ise, istisna edilen verginin %25'i geri alınır.

    • Geri alınan bu vergi miktarları, vergi ziyaı cezası uygulanmadan yalnızca gecikme faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.

 

2) Yeni düzenlemeyle e-ticaret platformları aracılığıyla yapılan ödemelere ilişkin vergi kesintisi kuralları şu şekilde değiştirilecektir:

  1. E-ticaret ve Vergi Kesintisi:

    • Vergi Kesintisi (KVK 15. Madde):

      • Katma Değer Vergisi Kanunu'nun (KVK) vergi kesintisi başlıklı 15. maddesine yeni bir bent eklenmesi planlanmaktadır.

      • Bu yeni bent, 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun (ETDHK) hükümlerine göre aracı hizmet sağlayıcıları ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının, kanun kapsamındaki faaliyetleri nedeniyle hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına yaptıkları ödemelerin vergi tevkifatı kapsamına alınmasını öngörmektedir.

  2. Dar Mükellefiyette Vergi Kesintisi (KVK 30. Madde):

    • KVK'nın dar mükellefiyette vergi kesintisi başlıklı 30. maddesine de bir ek hüküm getirilmesi öngörülmektedir.

      • Bu düzenlemeye göre, 6563 sayılı kanun kapsamında faaliyet gösteren elektronik ticaret pazar yerlerinde, elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmet temini için aracı hizmet sağlayıcıları ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcıları tarafından yapılan ödemeler, vergi kesintisi kapsamına alınacaktır.

      • Özellikle Türkiye’de işyeri veya daimi temsilcisi bulunan dar mükellef hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına yapılan ödemeler için vergi kesintisi uygulanacaktır.

Özetle, e-ticaret platformları aracılığıyla yapılan ödemeler, hem geniş mükellefiyet kapsamındaki hem de dar mükellefiyet kapsamındaki hizmet sağlayıcıları için vergi kesintisine tabi tutulacak. Bu düzenleme, e-ticaret faaliyetlerinde vergi denetimini artırmayı ve vergi uyumunu sağlamayı amaçlamaktadır.

3) Kamu-özel iş birliği projeleri çerçevesinde elde edilen kazançlara ilişkin kurumlar vergisi oranı %25'ten %30'a yükseltilecektir. Bu düzenleme, yalnızca doğrudan sözleşme tarafı olan kurumların kazançlarına uygulanacak olup, taşeron ve alt yükleniciler tarafından elde edilen kazançlar üzerindeki kurumlar vergisi oranında herhangi bir değişiklik yapılmayacaktır. Bu bağlamda, ana sözleşme tarafı kurumların tüm faaliyet kazançlarına %30 oranında vergi uygulanacakken, alt yüklenicilerin vergilendirilmesi mevcut oranlarla sürdürülecektir.

 

4) Yurt içi askeri kurumlar vergisi uygulaması getirildi.

Bu düzenlemeye göre, Katma Değer Vergisi (KVK) Kanunu'nun 32 ve 32/A maddeleri kapsamında belirlenen kurumlar vergisi oranı ile hesaplanan kurumlar vergisi, indirim ve istisnalar dikkate alınmadan önceki kurum kazancının %10'undan az olamayacaktır.

 

5) OECD Pillar uygulamaları doğrultusunda yerel ve küresel asgari tamamlayıcı kurumlar vergisi getirildi.

Özetle, nihai ana işletmesinin konsolide finansal tablosundaki yıllık konsolide hasılatı, gelirin raporlandığı hesap döneminden önceki 4 hesap döneminin en az ikisinde 750 milyon Avro karşılığı Türk lirası sınırını aşan çok uluslu işletme gruplarının bağlı işletmelerinin ilgili hesap dönemindeki kazançları, yerel ve küresel asgari tamamlayıcı kurumlar vergisine tabi olacaktır.

 

6) Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetlerde KDV istisnası

KDV Kanunu'nun 13. maddesinin birinci fıkrasının b bendinde, deniz ve hava taşıma araçlarına yönelik liman ve hava meydanlarında verilen hizmetlerin KDV'den istisna olduğu hükmü yer almaktadır. Yapılan düzenleme ile, bu bende gezi, eğlence, spor ve amatör balıkçılık gibi faaliyetlerde kullanılan araçlar ile özel tekne ve yatların deniz taşıma aracı olarak kabul edilmeyeceğine dair bir hüküm eklenmiştir. Bu değişiklikle, söz konusu araçlar için liman ve hava meydanlarında verilen hizmetlerin KDV'den istisna edilmediği sağlanmıştır.

 

7) Devir alınan kurumların devreden KDV’lerinin indiriminde vergi incelemesi şartı getirilmiştir.

KDV Kanunu'nun 17/4-c maddesi uyarınca, şirketlerin birleşme, devir ve bölünme işlemleri sonucu faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen KDV, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devralan mükellefler tarafından indirim konusu yapılabilmektedir.

Yeni düzenlemeye göre, faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerin bünyesinde kalan ve sonraki döneme devreden KDV tutarlarının devralan şirkette indirilecek KDV olarak kullanılabilmesi için, bu KDV’nin doğruluğuna ilişkin gerekli incelemelerin yapılması ve inceleme sonucuna göre indirim hakkının verilmesi öngörülmektedir. Bu düzenleme, devredilen KDV’nin geçerliliğinin denetlenmesini ve indirim hakkının bu denetimlere göre verilmesini sağlayacaktır.

 

8) Artık KDV iade yöntemi olarak vergi incelemesi esas alınacak (KDK Kanunu 36 md.)

9) Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetler tam istisna kapsamından çıkarılıp kısmi istisna kapsamına alınmıştır. Böylece bu istisna nedeniyle yüklenilen KDV’ ler, gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider ve maliyet olarak dikkate alınacaktır.

 

10. 1 Ocak 2030’ dan itibaren beş yıldan fazla devreden KDV indirilemeyecek gider olarak kaydedilecek.

 

11) Yabancı kurumlarca deprem bölgesinde yaptırılacak bazı inşaatlar dolayısıyla bu kurumlara yapılan teslim ve hizmetlerde KDV istisnası getiriliyor.

 

ÖTV KANUNUNDAKİ DEĞİŞİKLİKLER

1) ÖTV Kanunu'na göre, bazı tütün mamullerinden alınan maktu vergi tutarına ilişkin mevcut %20'lik sınırlamanın kaldırılması öngörülmektedir. Bu değişiklikle, birim ambalaj başına alınacak asgari maktu vergi tutarı kadar maktu vergi alınabilmesi için Cumhurbaşkanı'na yetki verilmiştir.

 

DİĞER KANUNLARDAKİ DEĞİŞİKLİKLER

 

1) Yurt dışı çıkış harcı 500 TL olmuştur. 5597 sayılı Kanun’ un 1. Maddesine göre yurt dışına çıkış yapan Türk vatandaşlardan çıkış başına 150 TL harç alınmaktaydı.

 

©2021 Tüm hakları saklıdır.

Özkan&Dönmez Hukuk ve Danışmanlık

bottom of page